TİHV’den İçişleri Bakanlığı’nın 1 Mayıs sonrası yapılan ev baskınlarında ters kelepçe kullanılmasına tepki: Yasal dayanağı yok, işkence
Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İçişleri Bakanlığı’nın bu sabah (3 Mayıs 2024) sosyal medya hesaplarından paylaştığı görüntülere ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Görüntülerdeki ters kelepçe uygulamasının hem ulusal hem de evrensel hukuk açısından işkence ve kötü muamele yasağının ihlali anlamına geldiğine dikkat çekilen açıklamada, konuyla ilgili derhal soruşturma başlatılması çağrısı yapıldı. Açıklamada, bakanlığın bu görüntüleri paylaşmasının mutlak yasak olan işkence ve diğer kötü muamelenin teşvik edilmesi anlamına geldiği belirtildi.
İçişleri Bakanlığı tarafından, İstanbul’da 1 Mayıs kutlamalarına katılanlarla ilgili gerçekleştirilen ev baskınlarıyla ilgili bu sabah bir video paylaşılmıştı. Videoda, gözaltına alınan kişilerin kollarının geriye/yukarı çekilip ters yönde bükülmesi yöntemiyle birlikte ters kelepçe uygulandığı görülmüştü. TİHV söz konusu görüntülere ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, gözaltına alınan kişilerin maruz kaldıkları ters kelepçe uygulamasının hem bu konuda yapılan bilimsel çalışmalar hem de ulusal ve evrensel hukuk açısından işkence ve diğer kötü muamele yasağının ihlali olduğunu belirtti.
“Yasal bir dayanağı yok”
Ters kelepçe uygulamasının herhangi bir yasal dayanağının bulunmadığına dikkat çekilen açıklamada, uygulamaya dayanak gösterilen Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 2004/68 sayılı genelgesinin ise Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 93. Maddesi gereği yok hükmünde olduğu ifade edildi. Bu durumun Anayasa Mahkemesi (AYM) kararlarıyla da sabit olduğu örneklerle aktarılan açıklamada, AYM’nin sadece ters kelepçe değil, zorununluluk sınırı aşıldığı tüm kelepçe uygulamalarının işkence yasağının ihlali anlamına geldiğine hükmettiği hatırlatıldı.
“Fiziksel ve ruhsal rahatsızlıklara yol açıyor”
Açıklamada, Birleşmiş Milletler’nin (BM) İşkence ve diğer kötü muamelenin tespiti, soruşturulması ve belgelendirilmesi için kılavuz belgesi olan İstanbul Protokolü’nde de ters kelepçe uygulamalarının neden olabileceği sağlık sorunlarına dikkat çekildiği belirtildi.
Konuyla ilgili en kapsamlı bilimsel çalışma olan TİHV’in “İşkence, Onur Kırıcı ve Aşağılayıcı Davranış Uygulamalarına Bir Örnek: Ters Kelepçe” çalışmasının sonuçlarına da yer verilen açıklamada, 2018-2021 yıllarında TİHV’e işkence ve kötü muamele gördüğü için başvuran 1830 kişiden 749’nun (yüzde 40,9) ters kelepçe uygulamasına maruz kaldığı ve bu uygulamanın fiziksel ve ruhsal rahatsızlıklara yol açtığının tespit edildiği aktarıldı.
“Derhal soruşturma açılmalı”
Açıklamada şunlar ifade edildi:
“Tüm bilimsel ve hukuksal gerekçeler sonucu, pozisyonel işkence yöntemi olan ters kelepçe uygulaması, daha da ötesi açık zorunluluk halleri dışında her türlü kelepçe uygulamaları işkence ve diğer kötü muamele yasağının ihlalidir ve derhal son verilmelidir.
Gözaltına alınan kişilere yasa ve hukuk dışı talimat gereği ya da isteyerek ‘ters kelepçe’ uygulayan, talimat veren ya da göz yuman, silsile içindeki, tüm kamu görevlileri hakkında herhangi bir şikayet beklenmeksizin, İstanbul Protokolü çerçevesinde res’en etkili bir biçimde soruşturma süreçleri derhal başlatılmalıdır.
Bu tür işkence ve diğer kötü muamele yasağı ihlallerinin etkin bir şekilde soruşturulması ve sorumluların yargı önüne çıkarılması konusundaki süreçleri yakından takip edeceğimizi özellikle belirtmek isteriz.”
“Görüntülerin paylaşılması işkenceyi meşrulaştırmaktır”
“Ayrıca kolluk görevlilerinin uyguladığı ters kelepçe görüntülerinin kamuoyu ile paylaşılması açıkça suçtur. Çünkü bu görüntüler, mutlak yasak olan işkence ve diğer kötü muamelenin teşvik edilmesine, sıradanlaştırılmasına ve meşrulaştırılmasına yol açmaktadır. Görüntüler ayrıca kişilik hakları ve mahremiyetinde ihlalidir. Dolayısıyla derhal bu görüntülere erişim engellenmeli ve görüntüleri paylaşanlar hakkında etkin soruşturma başlatılmalıdır.”
Açıklamanın tam metnine ulaşmak için