Munzur Üniversitesi, ilana çıktığı kadroya atadığı isim yargıdan dönünce, çareyi kadroyu bütünüyle iptal etmekte buldu ve bilirkişi raporunda atanması daha uygun olduğu belirtilen ismi atamadı. Üniversitenin, kadronun iptaline dair kararının yürütmesinin durdurulmasına rağmen yargılama sürecinde yeni kadro ilanına çıktığı da anlaşıldı. Bilirkişi raporuna göre atanması gerekirken, üniversitenin kadroyu ilanından 25 gün sonra iptal etmesiyle açıkta kalan Dr. Ali Murat Garipcan, Munzur Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kenan Peker hakkında suç duyurusunda bulundu. Yükseköğretim Kurulu, soruşturma başlattı ancak Garipcan’ın ataması mahkeme kararlarına rağmen halen yapılmadı.
Munzur Üniversitesinin 23 Ağustos 2021 tarihinde Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği Donanım Anabilim Dalı Doktor Öğretim Üyesi alımı için ilana çıktı. Alım için, “Bilgisayar Mühendisliği alanında doktora yapmış olmak” şartı arandı. Kadroya Dr. T. M atandı. Yapılan atamanın ardından kadro ilanı için başvuru yapan Dr. Ali Murat Garipcan, atama işleminin akademik ilkeler çerçevesinde yapılmadığı gerekçesiyle Erzincan İdare Mahkemesi’ne iptal davası açtı. Mahkeme, İstanbul Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümünden akademik unvanları profesör olan üç öğretim üyesini dosya üzerinde bilirkişi olarak görevlendirdi.
Bilirkişi davacıyı haklı buldu
25 Ocak 2023’te hazırlanan bilirkişi raporunda, Munzur Üniversitesi Öğretim Üyeliğine Yükseltilme ve Atanma İlkeleri’nde belirtilen puanlama sistemi ve dava konusu ilan sürecindeki ilan dahil diğer kriterler dikkate alındığında davacı Dr. Ali Murat Garipcan’ın ataması yapılan Dr. T. M’den daha yeterli ve liyakatlı olduğu sonucuna varıldı.
18 Temmuz 2023’te hazırlanan bilirkişi ek raporunda da, alım yapılan kadroya, bilimsel yayın sayısının nicelik olarak daha fazla olması, bilimsel yayın nitelik skorunun daha yüksek olması, puanlama sistemine göre hesaplanan toplam puanının daha fazla olması sebebiyle Ali Murat Garipcan’ın atamasının daha uygun olacağı kanaatine varıldı.
Munzur Üniversitesi ve dava konusu kadroya ataması yapılan müdahil avukatı tarafından ek beyan dilekçeleri de dahil olmak üzere iki yıla yakın süren yargılama süreci içerisinde toplam 17 defa itirazda bulunuldu.
Üniversite bilirkişi raporuna rağmen kendi bünyesinde çalışan öğretim üyelerinden görüş aldı
Yargılama sürecinde Munzur Üniversitesi, aleyhine tesis edilen bilirkişi raporlarından sonra fakülte yönetim kurulundan görüş talebinde bulundu. Dekanlıkça görevlendirilen Dr. Öğretim Üyesi Y. B. tarafından hazırlanan görüşte, “Ali Murat Garipcan’ın atanması uygun gibi görünse de sadece eser ve çalışmaların değil adayların da nitelik olarak uygunluğunun değerlendirilmesi gerektiği görülmektedir. Adayların ve eserlerinin nitelikleri dikkate alındığında Üniversitenin stratejisine ve ihtiyaçlarına uygun adayın ilgili jüri üyeleri ve Fakülte Yönetim Kurulu tarafından seçilmesinin uygun olduğu kanaatine varılmıştır” denildi.
Munzur Üniversite yönetimi, hazırlanan görüşü 20 Ekim 2023’te ek beyan dilekçesinde mahkemeye sundu.
Mahkeme atamanın uygun olmadığı kararını verdi
Erzincan İdare Mahkemesi 27 Ekim 2023 tarihinde İTÜ’de görev yapan öğretim üyelerinin hazırladığı bilirkişi raporları doğrultusunda söz konusu atama işleminin hukuka uygun tesis edilmediğini belirterek, dava konusu işlemlerin iptaline, tazmin isteminin kabulüne, atamanın yapılmaması nedeniyle Garipcan’ın yoksun kaldığı parasal haklarının faiziyle ödenmesine karar verdi.
Üniversite karara rağmen atamayı yapmadı
Garipcan, mahkeme kararından ardından 9 Kasım 2023 tarihinde Munzur Üniversitesi Mühendislik Fakültesine idari kararın uygulanması ile ilgili başvuruda bulundu. Rektörlük başvuruya ilişkin verdiği cevapta, atamanın Rektörlük ve Personel Daire Başkanlığı tarafından yapılabileceğini gerekçe göstererek başvurunun bu birimlerden birine yeniden yapılmasını talep etti.
Üniversitenin talebi doğrultusunda, Garipcan, rektörlüğe ikinci kez başvuruda bulundu. Kanun kapsamında belirlenen süreç içerisinde cevap vermeyen idare, Garipcan’a yargılama giderlerinin ödenmesi ve ataması yapılan müdahilin bir alt kadroya düşürülmesi işlemlerini yapmasına rağmen mahkemenin Garipcan’ın atanması ve tazminat kararına ilişkin adım atmadı.
Üniversite kararın ardından 25 gün sonra kadro alımını iptal etti
Garipcan, Munzur Üniversitesine, mahkeme kararında hükmedilen hukuki sorumluluklarını yerine getirmesi için Tunceli 2. Noter aracılığıyla 1 Ocak 2024 tarihinde ihtarda bulundum. İdare bu ihtarnameye, verdiği cevapta dava konusu olan Dr. Öğretim Üyesi kadrosunun, Üniversite Yönetim Kurulu’nun 20 Kasım 2023 tarihinde yapılan oturumda iptal edildiğini bildirdi. Munzur Üniversitesi cevap yazısında mahkeme kararından 25 gün sonra verilen iptal kararının gerekçesini ise belirtmedi.
Garipcan, Bilgi Edinme Kanunu kapsamında, 1 Ocak 2024 tarihinde, Munzur Üniversitesine tekrar başvurarak gerekçesi sunulmayan yönetim kurulu iptal kararının bir nüshasının tarafına verilmesi yönünde başvuruda bulundu.
Üniversite, talep edilen iptal kararının yazıyla açıklandığı ve devam eden yargı sürecini gerekçe göstererek Garipcan’a olumsuz yanıt verdi. Garipcan üniversite tarafından verilen olumsuz cevap üzerine bu sefer de Adalet Bakanlığı’ na bağlı Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kurulu Başkanlığına başvuruda bulundu.
Mahkeme kadro iptali hakkında yürütmeyi durdurma kararı verdi
Ataması yapılmayan Garipcan, 29 Ocak’ta dava konusu kadronun iptaline gerekçe olan yönetim kurulu kararının yürütülmesinin durdurulmasını ve iptalini talep ederek yeni bir idari dava açtı.
Erzincan İdare Mahkemesi, 3 Mart’ta açıkladığı ara kararında, söz konusu kadro iptali kararında yürütmeyi durdurma kararı verdi. Mahkeme, kararının gerekçesinde, şu ifadeleri kullandı:
“kadro ilanının iptaline ilişkin işlemin davacının kazanılmış hakkını ortadan kaldırmayacağı, iptal kararının genel ve objektif nitelikte bir geri alma işlemi olmadığı, ihtiyaç ve hizmet gerekleri doğrultusunda tesis edildiğini söylemeye olanak bulunmadığı, mahkemelerce verilen kararların gereği gibi uygulanmasının idarelerin sorumluluğunda olduğu, idarelerin bu sorumluluktan kaçınmaya yönelik iş ve işlemlerinin de hukuk düzeni tarafından korunmayacağı açık olduğundan, yargı kararını etkisiz ve geçersiz kılmak amacıyla tesis edildiği anlaşılan dava konusu işlemde Anayasa’nın yukarıda yer verilen kurallarına ve temel hukuk ilkelerine uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Öte yandan; yargılama sonucunda hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılan dava konusu işlemin, davacının çalışma hayatına ilişkin olması nedeniyle, yürütülmeye devam edilmesi durumunda, telafisi güç veya imkansız zararlar doğurabileceği açıktır.”
Munzur Üniversitesi rektörü hakkında suç duyurusunda bulundu
Bununla birlikte Garipcan 22 Ocak’ta Munzur Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kenan Peker hakkında Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığıyla suç duyurusunda bulundu. Soruşturma dosyası görevsizlik kararıyla gereğinin takdir ve ifası için 30.01.2024 tarihinde Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’na gönderildi.
Garipcan ayrıca, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’na kararı uygulamayan Munzur Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kenan Peker hakkında, devam etmekte olan idari ve cezai soruşturma açılması talebiyle başvuruda bulundu. YÖK Garipcan’a verdiği cevapta devam eden soruşturma süreci ile ilgili incelemelerin devam ettiğini belirtti.
Üniversite yargılama sürecinde kadro alım ilanı vermiş
Munzur Üniversitesi’nin iptal edilen ilanda ataması öngörülen kadroya, yargılama süreci devam ederken 6 Aralık 2022 tarihinde 1 Dr. Öğretim üyesi, 25 Aralık 2023’te de 1 adet Doçent alımına çıktığı ve sürecin ardından atamaları yaptığı ortaya çıktı. Ayrıca Munzur Üniversitesi Yönetim Kurulu’nun verdiği iptal kararından 35 gün sonra, Bilgisayar Mühendisliği Bölümü için iki adet Dr. Öğretim Üyesi alımı için tekrar ilana çıktığı belirlendi.